Afganistan'da Olanlar ve Güncel Durum Nedir?

Hasan İLHAN

Afganistan'da Olanlar ve Güncel Durum Nedir?

Tarihin Kavşağı ve Günümüzdeki Zorluklar

Afganistan, Orta Asya ve Güney Asya'nın kesişim noktasında, yüzyıllardır medeniyetlerin, imparatorlukların ve kültürlerin geçiş yolu olmuş, stratejik konumuyla daima dikkat çekmiş bir ülkedir. "İmparatorluklar Mezarlığı" olarak da anılan bu topraklar, coğrafi konumu nedeniyle Büyük Britanya(İngilizler), Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri gibi küresel güçlerin ilgi odağı olmuş, ancak her seferinde kendi direnişini göstermiştir. Günümüzde ise Afganistan, derin tarihi kökleri, zengin kültürel mirası ve güncel jeopolitik zorluklarıyla da olsa İslami yönetim ve Hanefî mezhebine ait Sünni bir anlayışla umut verici bir tablo sunmaktadır.

Coğrafya ve Demografi:

Afganistan, dağlık ve karasal bir ülkedir. Hindu Kuş Dağları'nın etkileyici zirveleri, ülkenin büyük bir kısmını kaplar ve ulaşımı zorlaştırır. Bu coğrafi yapı, yüzyıllar boyunca kabileler arası farklılıkların ve bölgesel kimliklerin güçlenmesinde rol oynamıştır. Ülke, Peştunlar, Tacikler, Hazaralar, Özbekler ve Türkmenler gibi birçok etnik gruba ev sahipliği yapıyor. Bu etnik çeşitlilik, Afganistan'ın zengin kültürel mozaiğini oluşturmakla birlikte, zaman zaman iç gerilimlerin de kaynağı olabilmiştir.

Kısa Bir Tarihsel Bakış:

Afganistan'ın tarihi, Büyük İskender'den Cengiz Han'a, Babür İmparatorluğu'ndan Safevilere kadar uzanan uzun bir işgal ve direniş döngüsüne tanıklık etmiştir. 18. yüzyılda modern Afgan devletinin temelleri atılmış, ancak 19. ve 20. yüzyıllarda İngiliz-Afgan Savaşları gibi büyük çatışmalarla bağımsızlığını koruma mücadelesi vermiştir.

 1979'daki Sovyet işgali, Afganistan'ın modern tarihinde bir dönüm noktası olmuş, on yıl süren Cihadla Mücahidler  Sovyetlerin çekilmesini sağlanmıştır. Ancak bu işgalin bitişi iç savaşın da başlangıcı olmuştu. Fakat Mücahit guruplarının anlaşamaması şimdiki Taliban'ın yükselişine zemin hazırladı.
11 Eylül saldırıları sonrasında ABD önderliğindeki uluslararası koalisyonun 2001'de Afganistan'a müdahalesi,O günlerde sükûneti sağlayan Taliban yönetimini devirmiş ve yeni bir kaos döneminin başlangıcı olmuştur. Ancak 20 yıl süren dış müdahale  ile Taliban yerine kurulan ve adına Cumhuriyet denilen hükümet Amerika'nın tüm desteğine rağmen bir varlık gösterememiş. Yeniden yapılanma çabalarına rağmen, güvenlik, istikrar ve kalkınma hedeflerine ulaşmakta bir başarısı olmayan güdük bir müstemleke uydusu şeklinde kalıp batının köpekliğini yaptıkları için bir çok kişinin Amerikan bombalarıyla şehit olmasına ve birçok kadının dul ve çocukların yetim bırakılmasına sebep olmuşlar. Şehir merkezleri dışında her yerde teşkilatını koruyan Taliban kırsalda sanki yönetimde imiş  gibi kurumsal varlığını devam ettirmiş. Üstelik 2021'de ABD güçlerinin zorunlu kalıp çekilmesiyle Taliban'ın yeniden kontrolü ele geçirmesi, neticesinde bu yerli uşaklar O günlerde televizyondan izlediğimiz gibi kendilerini Amerika'nın uçaklarına  atıp ülkeden kaçmanın yolunu aramışlar. Emperyalistler uşaklarını tümden kurtaramadıkları gibi kendilerine ait birçok mühimmatta ganimet olarak Afgan halkına kalmış.

Güncel Durum ve Zorluklar:
Taliban'ın iktidara gelmesiyle Afganistan, uluslararası toplumdan büyük ölçüde izole edilmiş, ambargo ile dışlanmış durumdadır. Savaş akabinde Ülke, ciddi bir insani krizle karşı karşıya kalınmıştır. Ekonomik çöküş, gıda güvensizliği ve temel hizmetlere erişim eksikliği, milyonlarca insanı etkilemiş. Fakat sevindirici olan ise bugün Taliban halkın güvenini kazanmış istikrar ve yönetimi sağlamış bütün uyuşturucu çetelerini kovmuş yolların ve şehirlerin imarını sağlama süreci başlatmıştır. Emperyalistlerin çekilmesiyle ülkenin imarı Taliban'ın adaletli tavırlarıyla hızla devam etmektedir. 
Kurban Bayramı vesilesi ile kurban organizasyonu yapmak üzere gittiğimiz ülkeyi dolaştık birçok yerde ülke halkanın yönetimden memnuniyetine şahit olduk, davaların kısa sürede çözüme kavuşturulması, Taliban'ın kendi adımlarını kayırmaması, yoksul halkın ihtiyaçlarını gidermek için elinden geleni yapması, yönetime yakın insanların halktan biri olarak halkın içinde yaşaması takdirle karşılanmaktadır. Taliban yönetimine yakın bazı isimlerle görüşmeler yaptık yönetim hakkında birçok soru sorduk. Gördüğümüz o ki halk İslam'a ve Hanifi mezhebine içtenlikle bağlıdır. Ülkenin yönetimi ve şehirlerin yönetimi şura ehli alimler tarafından gerçekleştirilmektedir. Ama ne yazık ki sözde bağımsız İslam ülkeleri de dahil Afgan halkına hala ambargo uygulanmakta ve vize verilmemektedir. Çin ise birçok alanda ülkenin ihtiyacını karşılamış, ticaretini geliştirmiş kâr üstüne kâr yapmıştır. Hükümet fakire, fukaraya ve yetime sahip çıkmayı sürdürmektedir. Ülkenin güvenliği sağlanmış ticaret yapmak isteyen insanlar için güvenli bir ortam hazırlanmıştır. Görünen o ki Çarşı Pazar büyük bir hareketlilik içinde insanlar karınca kararınca ticaretle uğraşıp ekmeklerini kazanmanın derdindeler. Barajlar inşa ediliyor, yollar onarılıyor.Asayiş sağlanmış görünüyor. Hırsızlık neredeyse yok denecek kadar azalıp bitme noktasına gelmiştir. Ahlak zabıtasının varlığı hiçbir ahlaksızlığı bırakmamıştır. Sadece Pakistan ve İran üzerinden kısmen de katar destekli ülkeye giriş çıkışların söz konusu olduğu belirtilmektedir. Bizim Türk firmaları Afganistan'da çeşitli çalışmalar başlatmış görünüyor ancak bağımsız bir politika ortaya koyamadığımız için Amerika'nın ve Avrupa'nın yörüngesinden çıkamadığımız için Türkiye olarak bariz bir geri duruşumuz ortadadır.
Kadın hakları, eğitim ve ifade özgürlüğü gibi konularda  kısıtlamaların olduğu iddiası Afgan toplumunu tanımamaktan ibarettir. Afganistan'da eğitimin paradigması islam'dır. Laikliğe yer yoktur. Afgan aile yapısını bozmak için Afgan kadınlarının haklarını savunduklarını ileri sürenler Batı yanlı hayasızlardır. Emperyalist Batı kafası taşıyan uşaklarıdır. Afganistan'da gördük ki kadınlar eğitimden mahrum değil okullara kız çocukları da gidiyor ve eğitim alıyorlar.Ziyaret ettiğimiz okullarda bizzat kadınlar öğretmenlik yapıyor.

Afganistan'ın geleceği, başta güvenlik, istikrar ve kapsayıcı bir yönetim olmak üzere birçok faktöre bağlıdır. Taliban Bu istikrarı sağlamış görünüyor. Azda olsa Emperyalistlerin desteklediği IŞİD le mücadele, komşu ülkelerle ilişkilerin normalleşmesi ve uluslararası yardımların yeniden sağlanması, ülkenin önündeki temel engellerdir. Ülke içinde ise farklı etnik ve dini gruplar arasında uzlaşının sağlanması, kalıcı barış için kritik öneme sahiptir. Bu konuda da Taliban epey bir çaba sarf etmektedir.

Sonuç:
Afganistan, zengin tarihi ve dirençli insanlarıyla, zorlu bir dönemeçten geçmektedir. Yüzyıllardır süregelen çatışmaların ve müdahalelerin yarattığı derin yaraların sarılması, ancak küresel güçlerin yenilgiyi kabul edip halkla bütünleşen Taliban'ın elini öpmesi, bölgesel işbirliği ve uluslararası destekle mümkün olacaktır. Afganistan'ın istikrarı, sadece kendi halkı için değil, aynı zamanda bölgenin ve küresel güvenliğin geleceği için de büyük önem taşımaktadır. Bu kadim topraklar  Taliban'ın yönetimi ile İslami bir barış yurdu olmuştur. Refah ve istikrarla buluşması, için de uluslararası toplumun ve tüm müslümanların sorumluluğunu üstlenmesi gerekmektedir. 

İyilik Derneğimizi temsilen Ersin Eryılmaz ve Tuncay Dönmez'le yaptığımız Afganistan'a kurban organizasyonu sırasında yılda bir kez de olsa bağışçılarımızın destekleriyle muhtaçların evine kurban etiyle bir sofranın kurulmasını sağladık. Yetimleri sevindirip başlarını okşadık. Tüm bağış yapıp destek veren herkese teşekkür ederim. Rabbim razı olsun. Allah'a hamdolsun güzel bir gençliğin emin ellerde yetiştiğine  şahit olduk.

Ziyaretlerimizde bize ev sahipliği yapan başta paydaşımız İmaret Derneği gönüldaşlarına, Taliban yetkililerine, Celal vakfı, Hak İnsani Yardım Derneği, İyiliğe Çağrı Derneği emektarlarına ve müntesiplerine ayrı ayrı teşekkür ederiz.

Hasan İlhan/Alanya