1. İÇERİKLER

  2. ANTALYA

  3. ALANYA

  4. Alanya’da İsrail Protestoları Devam Ediyor!
Alanya’da İsrail Protestoları Devam Ediyor!

Alanya’da İsrail Protestoları Devam Ediyor!

İşgalci İsrail güçlerinin, Filistin halkına uyguladığı soykırım devam ederken "Direniş Çadırı" sivil inisiyatifi organizasyonu Alanya'da protesto gösteri si düzenlendi.

A+A-

Alanya'da İsrail İşgal Rejiminin soykırımları yapılan basın açıklaması ile tekrar kınandı.

İşgal güçlerinin Filistin halkına uyguladığı  soykırım Alanya'da "Direniş Çadırı" sivil inisiyatifi organizasyonu gerçekleşti. Açıklamada İsrail’in ileri karakolu haline getiren Kürecik ve diğer askeri üslerin kapatılması talebini yenilendi.

Pazar günü Alanya ‘da “Kürecik Radarı, İsrail’in Kalkanı” konulu bir basın açıklaması yapıldı.

Konuşmacı Ahmet Hakan Çakıcı “Kötülük, sadece kötü fiillere verilen isim değildir; imkânı olup, fırsatı olup, gücü olup İYİYİ, HAYIRLIYI, güzeli yapmamak oturup seyretmek de kötülüktür. Bu nedenle bizlerin hesabı da yapamadıklarımızdan değil, imkânımız olup da yapmadıklarımızdan sorulacaktır.” Diyerek başladı basın bildirisine. Devamında;

Biz de bereket diye bir şey vardır; hesabı sayılara,  matematiksel formüllere, fiziksel hesaplamalara girmez. Gördünüz işte 3-5 kişinin başlattığı maksimum 32 şehirde çok az insanla yapılan “İsrail’le Ticaret, Filistin’e İhanet” protestoları hiçbir zaman büyük insan kitlelerine ulaşamasa da, başta inkâr edilen İsrail’le ticaret sonunda bizzat Tayyip Beyin ağzından “o iş bitti” denilerek hem varlığı kabul edildi, hem de sona erdirildiğinin müjdesi verildi.

Yine 7 Ekim sonrasında Batılı pek çok yazarın nitelemesi ile bu işin adeta bir “Haçlı Seferi” olduğunu ispat edercesine Amerikan Başkanından, Kanada Başkanına, İngiliz Başbakanından, Alman Şansölyesine kadar neredeyse tüm Batılı liderler İsrail’i ziyaret etmiş, ona hem ekonomik hem siyasi hem mühimmat olarak destek vereceklerini ve arkasında olduklarını söylemişlerdi. Altı üstü sadece 3-4 bin kişilik askeri kanadı bulunan Hamas’ın çok kısa sürede Gazze’den silineceği, halı gibi süpürüleceği, hatta Filistinlilerin komple çöle sürüleceği, 1 ya da 2 haftada tamamen işlerinin bitirileceği konuşuluyordu.

7 ay geçti ve biz bugün GAZZE üzerinden dünya nizamının değişip değişmeyeceğini SİYONİZM krallığının sonunun gelip gelmediğini, İsraillin, parya bir yapı olarak Filistin’de daha kaç sene daha tutunabileceğini konuşuyoruz.

Yirminin üstünde, dünyanın en gelişmiş ordu ve silahlarına sahip ordusu HAMAS’In önünde DAĞILMANIN eşiğinde.

İşitiyor musunuz Amerikan Üniversitelerinden gelen sesleri? Yine Firavun’un sarayından Musa’nın sesi gelmiyor mu? Yine Davud’un taşı Golyat’ı yere seriyor mu?

Nice Hakk’a dayanan az topluluklardaki BEREKETTİR, sayılara sığmayan.

“israil’le ticaretin” durdurulduğunun haberinin medyaya düştüğü günlerde  başka bir şeyi daha öğrenmişti Müslüman kamuoyu. İran’ın “boru, diye salatalık diye” merkez medyada önemsizleştirilen füzelerini karşılamak için sadece , Kızıldeniz’deki Amerikan, İngiliz, Alman deniz filosu değildi harekete geçirilen. Lockheed Martin Şirketinin ürettiği Amerika’nın en gelişmiş füze savunma sistemi olan “Aegis Füze Savunma Sistemlerini” taşıyan iki muhrip de İsrail açıklarına demirlemiş, Kıbrıs’tan kalkan İngiliz savaş uçakları ve savaş gemileri, Fransız savaş uçakları ve uçak gemileri desteğinde gökyüzünde drone avına çıkmış, Ürdün’de konuşlandırılmış Fransızların kontrolündeki Patriot füze savunma sistemleri devreye sokulmuş, Suudi Arabistan’daki İran’ı gözleyen radarlar devreye sokulmuştu.

Bu haberlerin içine bizlerin ve Müslüman âlemin canını çok sıkan bir bilgi daha karıştı: NATO’ya bağlı İspanya’da üslenmiş  USS Carney (DDG-64) ve USS Arleigh Burke (DDG-51) isimli iki destroyerin de İsrail açıklarında görevlendirildiği bazı füzeleri onların düşürdüğü haberi medyaya yansıdı. Bu gemiler, NATO’nun Türkiye’deki bir üssü olan Kürecik Radar üssüne bağlı ve oradan gelen verileri değerlendiren gemiler olduğu Kürecik’in aslında İsrail’i korumak için inşa edilmiş bir ÜS olduğu iddia edildi.

Tayyip Bey bu iddiaya “KÜRECİK'in herhangi bir komşu ülkeye karşı kurulmadığı”nda ısrar ederek cevap verdi. Ancak cevabında "ABD’nin milyonlarca dolar harcayarak bu ÜSSÜ neden kurduğu?" sorusuna cevap verilmedi. Eğer 3. bir ülke işin içinde yok ise “ABD bizim topraklarımızda yoksa BİZİ Mİ gözetliyor?” sorusunun da cevabı yoktu.

Bu açıklama kabul edilse bile “Emperyalist, yağmacı sık sık bir yerlere DEMOKRASİ(?) götüren bir ülkenin neden BAĞIMISZ, HÜR bir devlet olan Türkiye'de ÜSLERİ var” sorusunun da cevabı yok. Eğer bir ülkenin başka bir ülkede üs açması sorun değilse Türkiye'nin neden ABD'de, İngiltere’de, Almanya'da, Fransa’da 1 tane bile ÜSSÜ YOK?

Şeklindeki basın açıklaması “İsrail ve ABD’yi telin eden ve Kürecik Nato Üssü gibi tüm yabancı üslerin kapatılmasını talep eden” sloganlar atılarak sona erdi.

 

2df65577-632f-4f02-b3e0-ee46178291e0.jpg9cda32da-8b86-4237-a04e-065b22fd8c2d.jpg

İÇERİĞE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.