Küresel bazda merkez bankalarının faiz indirim beklentilerine rağmen, Türk varlıklarına olan güçlü talep dikkat çekiyor. BIST 100 endeksi rekor üstüne rekor kırarken, yabancı yatırım kuruluşları da olumlu raporlar yayınlamaya devam ediyor. Türkiye'nin yurt dışı borçlanma ihalelerine gösterilen artan ilgi, borçlanma faizlerinde düşüş ve vade uzamasını beraberinde getirerek ekonomi programına olan güveni artırıyor ve yatırımcı ilgisini arttırıyor.

Son bir haftada Eximbank, Türkiye Varlık Fonu (TVF) ve Hazine'nin yurt dışı borçlanma ihalelerinde toplamda 4 milyar dolar dış kaynak temin edilirken, toplam talep de 23,8 milyar doları aştı. 8 Şubat'ta gerçekleştirilen 15 Mayıs 2034 vadeli 3 milyar dolar tutarındaki eurobond ihracında, yaklaşık 300 yatırımcı tarafından 3 katından fazla talep gösterildi. İlk getiri beklentisi yüzde 8,375 seviyesindeyken, güçlü yatırımcı talebiyle revizyon sonucunda ihracın nihai getirisi yüzde 7,875 seviyesine çekildi. Bu, Türkiye'nin yurt dışı ihraçlarında yapılan revizyonun en yüksek seviyede gerçekleştiği işlemlerden biri olarak kaydedildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nda yaşanan başkanlık değişimine rağmen izlenecek politikalarda bir değişiklik olmayacağına dair net mesajlar, yatırımcı güvenini yansıttı. Ayrıca, ABD Kongresi'nin Türkiye'nin F-16 uçakları alımını onaylaması, gelecek dönemde ilişkilerin olumlu bir şekilde gelişebileceği ihtimalini artırdı. Bu gelişmelerin etkisiyle Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 2 Şubat'taki 334 baz puandan yaklaşık 34 baz puan gerileyerek 300 baz puan seviyesine indi. Analistler, Türkiye'nin CDS'lerindeki düşüşün, ülkenin iç ve dış dinamiklerine güvenin artmasından kaynaklandığını belirterek, gelişmekte olan ülke CDS'leri ortalaması ile Türkiye'nin CDS'si arasındaki makasın 12 Ocak'tan bu yana en düşük seviyede olduğunu ifade ediyor. Yurt içi ve yurt dışı gelişmeler, Türk varlıklarına olan risk iştahını artırıyor ve bu da ülkenin finansal piyasalarda daha olumlu bir konumda yer almasını sağlıyor.